31 Ekim 2016 Pazartesi

Kendime Not

Taviz vermeyin kimseye,hayatınızın ipleri başkasının elinde olmasın.
Sapasağlam basa bilsin ayaklarınız yere, mutluluğunuz bağlı olmasın başkalarına.
Paralamayın kendinizi mutsuzluğu yaşam biçimi haline getirenler için.
Doğayı sevin, hayvanları sevin, kitapları, kahveyi sevin.
Bir tek Allah'a yaslayın sırtınızı.
Yarın öbür gün gidecekler için bu günlerinizi harcamayın,
Sıkı sıkı kendinize sarılın, olur ya düşerseniz sizi kaldıracak olan yine sizsiniz.
Hiç kimse için değiştirmeyin hayatınızı, kendinizi.
Sizi kalıba sokmaya çalışanlara dur diyebilin, hayır demeyi öğrenin.
Burnunu hayatınıza sokmak isteyenlere izin vermeyin.
Rotanızı kendiniz belirleyin, başkasının dümeni ele geçirmesine izin vermeyin. 
Ve hayatınızın her gününe en özel, en güzel gün olduğu bilinciyle uyanın. 
Sevgiyle kalın...


Psikolog Büşra Tonyalı

14 Eylül 2016 Çarşamba

Tuvalet Eğitimi

Sıkça sorulan sorular arasında olan tuvalet eğitimi hakkında şimdi sizlere birkaç önemli husustan bahsedeceğim. İlk olarak tuvalet eğitimi için çocuğunuz hazır mı ? Bunu nasıl bilebiliriz? Çocuk kas kontrolünü sağlayabildiği zaman tuvalet eğitimi için hazırdır. Her çocuk tuvalet eğitimi için aynı zaman diliminde hazır olmayabilir fakat yeterli düzeyde kas kontrolü 2-3 yaşlarında sağlanır. 
Her zaman söylediğim gibi derin bir anlayış ve sabır gerekir bu dönemde. Tuvalet eğitimine başlayacağınız zaman artık bezi bırakmanız gerektiğini çocuğa anlatarak başlamalısınız. Kuracağınız cümleler ile çocuğunuzu tuvalet eğitimi fikrine alıştırmış olursunuz. 
Kullanacağı lazımlığı birlikte seçebilirsiniz. Bazı çocuklar tuvaletten veya sifon sesinden korkabiliyor bu korkuyu yenmesi için istediği zaman tuvalete girebilmesine veya lazımlığı kullanmasına izin vermelisiniz. Lazımlığa veya tuvalete oturduğunda ağlarsa hemen kaldırmalısınız. Çocuğun isteği dışında lazımlığa oturtmak her zaman yanlıştır. Zorla oturtulan çocuklar ilerleyen zamanlarda tuvaleti reddedebilirler. 
Yatmadan önce çocuğa çok sulu gıdalar vermemelisiniz  ve uyumadan önce tuvalet ihtiyacını gidermiş olmasına dikkat etmelisiniz ayrıca gece belirli aralıklarla kaldırıp tuvalete götürmelisiniz. 
Bazen çocuğunuz altına kaçıracaktır böyle durumlarda kızmayın ve ayıplamayın.
Tuvalet eğitiminde en büyük ödül aferindir. Çocuğa aferin demek için tüm görevi yerine getirmesi beklenmemelidir. Örneğin tuvalete gidip pantolonunu çıkarmış olması da övülmelidir. Memnuniyetinizi bir gülücük, sarılma  veya küçük bir ödül ile gösterebilirsiniz.


Psikolog Büşra Tonyalı

25 Temmuz 2016 Pazartesi

Çocuğum yemek yemiyor..

Yemek yeme çocuğun kendi kendini yönetebilmesi yolunda attığı önemli adımlardan biridir. Çocuğun yemeği tek başına yemesi onun özerk olabilmesi ve kendi kendini yönetebilir duruma gelmesi için zorunludur. Yemek yeme çocuğun dünyasında önemli bir yer tutar. Fakat anneler yemeğin dökülmesi olasılığından dolayı bu durumu engellemektedirler. Sık sık karşılaştığımız bu durum ise çocukların tek başına yemek yeme isteğini engelleyebilmektedir.
            Zor yemek yedikleri evrede, öncelikle bu zorluğun nedenleri bulunmalıdır. Zorla yemek yedirmek çocuğun olumsuz tavır takınmasına sebep olur. İştahı yerinde de olsa istemediği şeyin yapılmasının hoşnutsuzluğu oluşur. Çocuğun tabağına gereğinden fazla yemek konulması da oluşacak olumsuzluğu tetikler. Çocuğun yemeği reddetmesinin sebebi, annenin çok uğraşmasındandır. Ayrıca çocuğun bir lokma yemesi için seferber olan ailelerde çocuk dikkati üstüne çekmeyi başarır.
            “Peki çocuğumun yemek yemesi için neler yapmalıyım ?” diye sorarsanız sizlere birkaç tavsiyem olacak.
  • Çocuğunuza istediği yemeği istediği miktarda vermeniz gerekiyor. Doymazsa tekrar isteyebilmeli.
  • Çocuğun yemek yediği ortamı eğer imkan varsa, neşeli ve hoş bir hale getirin. Yemeğin sunumu çocuğun dikkatini çekecek şekilde olabilir. Yapılan yemeklerin bir surat şeklinde sunum edilmesi çocukların dikkatini oldukça fazla çekiyor.
  • Yemeğe oturmadan önce elini yıkaması psikolojik olarak hazırlık yapması onun yemek yeme isteğini uyandırır.
  • Bazı zamanlar yalnız bazen de yardımla yemek isteyecektir. Tek yemesine fırsat veriniz.
  • Çocuğun gözlemleyerek yanlış yemek yeme alışkanlığını ortadan kaldırabilmesi ve ailenin bir üyesi olduğu duygusunu hissedebilmesi için 4 yaşlarında aile ile birlikte yemek yemeğe başlamalıdır.
  • Zorluk çıkardığı zaman uygulanacak en iyi yöntem, çocuk yemediği zaman ona ilgi göstermemektir. ( İlgi göstermemekten kastettiğim üzerine düşmeyin ve ısrar etmeyin.)
  • Ve benim üzerinde en çok durduğum hatta yemek yeme konusunda kilit olduğunu düşündüğüm madde, çocuk tabağına konulan yemeği yemiyorsa çocuğa alternatif olarak başka bir şey verilmemelidir. ( Tutarlı olmak gerekir.)
  • Rüşvetten kaçınılmalıdır. Eğer yemeğini yersen sana oyuncak alacağım gibi sözler vermeyin.


                 Unutmayın çocuğunuz açlıktan zarar görmez ve sonunda acıkacaktır…


Psikolog Büşra Tonyalı

18 Haziran 2016 Cumartesi

Çocuğum ile olumlu ve sağlıklı bir ilişki için..

Merhaba sevgili takipçilerim ,
Bugün sizlere çocuğunuz ile olumlu ve sağlıklı bir ilişki için dikkat etmeniz gereken hususlardan bahsetmek istiyorum. Birçok defa “ Ne yapmalıyım? ” , “Ne yaparsam mutlu olmayan bir çocuğum var.”, “Çocuğum ile ilişkimi düzeltemiyorum.” gibi cümleler kuran anne ve babalar ile karşılaştım. Peki ne yapmalıyız?
1-)  Çocuklarınızın duygularını anlamaya çalışın. Anlayabilmek için duygu ve düşüncelerini ifade etmesine izin verin. Davranışlarını yargılamayın. Şimdi sizden bir dakikalığına çocuğunuzun yerine geçmenizi istiyorum. Ağladığınızda sizi susturmaya çalışan, koşmak, zıplamak istediğinizde sizi hep durduran bir ebeveyniniz olduğunu düşünün. Bu oldukça zor olacaktır.
2-)  Sevginin iyileştirici bir gücü olduğuna inancım çok büyük. Çocuklarınıza onları sevdiğinizi gösterin, hissettirin. Araştırmalar sarılmanın ve sevginin insan sağlığına büyük getirileri olduğunu söylüyor. Sevginizi gösterin. İnanın bunu içinizde tutmanızın hiçbir anlamı olmayacaktır.
3-)  Beklentilerinizde aşırıya kaçmayın. Başarılarını takdir edin, başarısızlıklarında yanında olun. Sevginiz çocuğun başarısına göre değil koşulsuz olsun. Yapabildiği şeylerin yanında yapamadıklarının da olduğunu bilin. Yani bazı şeyleri çok iyi yaparken bazı şeyleri çok kötü yapabilir bunun farkında olun.
4-)  Başarısını, başarısızlığını, davranışlarını, duygularını, düşüncelerini başka çocuklarla kıyaslamayın. Unutmayın her insan özeldir. Çocuğunuza özel olduğunu hissettirin.
5-)  Çocuğunuz sizden bir şey istediğinde sebebini açıklamadan olumlu ya da olumsuz yanıt vermeyin. Bu şekilde çocuk neden sonuç ilişkisi kuracaktır ve isteğinin neden yerine geldiğini ya da gelmediğini bilecektir.
6-)  Çocuğa sergilediği davranışın ardından vermiş olduğunuz ödül veya cezanın arkasında durun. Tutamayacağınız sözler vermeyin. Kararlı ve tutarlı olun.
7-)  Çocuk yanlış davranışlarda bulunduğunda onun benliği yerine davranışının yanlış olduğunu açıklayın. 

Psikolog Büşra Tonyalı